19.Ocak.2025 20:13, I Güncelleme:19 Ocak 2025 20:13
Sevgili okurlarım merhaba uzun bir aradan sonra sizlerle buluşuyoruz. Bu günkü yazımızın konusu şimdi ne olacak . Hepimizin günde defalarca sorduğu soru gelecek kaygısı , sorumluluklarimiz ve ara sıra duyduğumuz yetersizlik hissi . Peki bu stresler altında doğru kararlar alabilir miyiz ? Neyi ne zaman yapmalıyız?Hayat bir satranç oyunu gibidir. Siz bunları düşünürken biri gelir Şah ve mat yapar. Şah giderse oyun biter ve vezirin önemi yoktur. Soruyorum size Şah ne durumda. Arkasından çevrilen oyunları görebiliyor mu? Vezir güvenilir mi? Kale muhafazalı mı? Bu sorulara şahın cevabı var mı? Maalesef çoğu insan günlük yaşam gailesinin stresinden sadece akıntıya kapılıp kayboluyor ve kendi hayatının şahı olduğu gerçeğini unutuyor. Şimdi ne olacak? Bize aşılanan değersizlik hissiyle nasıl baş edebiliriz? Öncelikle bunun neden yapıldığını farketmemiz gerekir. İlk adımlarımızı atarken herkes destek olurken neden şimdi bir girişimde bulunduğumuz herkes yapamazsın diyor? Çünkü zamanında kendileri bunu yapmaya cesaret edemediler ve bunun bedelini istemediklerini bir hayatla ödediler. Bilmedikleri bir deneyimi nasıl teşvik edebilirler ki ? Yaşamakla yıl almak aynı şey değil. Ne yazık bunun bile farkında olmayan insanlar var. Sizler bunu görüp farketmelisiniz. Kendinizi gerçekleştirmenin ilk adımı kendinizi tanımaktır. Ya öyle şey olur mu? Ne yani ben şimdi kendimi tanımıyor muyum? Neyi sevdiğine TV karar veriyor. İnternette ki akımlara yapmaya özeniyoruz. Gösterilen menü dışına çıkamıyoruz. Bize sunulanla bir hayat geçiriyoruz. Alternatif yolların olduğunu göremiyoruz. Yapabileceklerimizi keşfetmeli ve yeteneklerimiz doğrultusunda kendimize bir şans vermeliyiz . Kuşak çatışmasına girip yeni neslin çok imkanı var ama bizim yoktu demek bir bahane olamaz. 50 yaşında doktorlugu bitirende var yirmi yaşında hayattan umudu olmayan da var. Bu tamamen bakış açımızla alakalı sizin kendinize vermediğiniz değeri hiç kimse size vermeyecek. Sonra sorgulayacaksınız neden şiddet gördüğü halde ayrılmıyor bayanlar? Mevzu aslında kendimiz. Yargılamaya o kadar odaklanıyoruz ki çözüm sunmak aklımızın ucuna bile gelmiyor. Bana dokunmayan yılan bin yıl yaşasın diyenler bile oluyor . Şunu unutmamalıyız bu gün olmazsa bir gün göz yumdugumuz olaylar bizimde başımıza gelebilir.Birlik ve beraberlik içinde toplumsal olarak empati yapmalıyız. İnsanların yaralı kollarını sıkıp sonra neden tepki verdi diye suçlamak insanlık dışı bir durumdur.
Sevgiyle kalın…
Eğitimci Yazar
Filiz ŞENGÜL
AVRUPA
1 gün önceAVRUPA
1 gün önceAVRUPA
2 gün önceAVRUPA
2 gün önceASAYİŞ
5 gün önceASAYİŞ
5 gün önceGENEL
5 gün önce