18.Ocak.2024 10:27, I Güncelleme:18 Ocak 2024 10:27
İSİG Meclisi’nim raporuna göre 2023 yılında en az 1932 kişi işçi iş cinayetlerinde katledildi.
İşçi Sağlığı Ve İş Güvenliği Meclisi 2023 yılı iş cinayetleri raporunu yayınladı. Rapora göre 2023 yılında İSİG önlemlerinin alınmaması nedeniyle en az 1932 işçi iş cinayetlerinde katledildi. AKP’nin iktidara gelişinin 22. yılında her geçen yıl emekçiler aleyhine yasalar çıkarılarak, artan enflasyon ve giderek azalan alım gücü, hak ve özgürlük mücadelelerine karşı süreklileşen bir baskı ve güvencesiz çalışma koşullarının yaşama geçirilmesiyle her yıl iş cinayetlerinin arttığı belirtilerek iktidarın bir “İş Cinayetleri Rejimi” oldu ifade edildi.
Raporda 3 Kasım 2002 tarihinden bugüne 21 yılda iş cinayetlerinde en az 32 bin 478 işçi hayatını kaybettiği belirtildi. 2002 yılından Kasım ayı itibariyle her yıla ait iş cinayetlerine de yer verildi.
Rapora göre 2002 yılının son iki ayında en az 146 işçi, 2003 yılında en az 811 işçi, 2004 yılında en az 843 işçi, 2005 yılında en az 1096 işçi, 2006 yılında en az 1601 işçi, 2007 yılında en az 1044 işçi, 2008 yılında en az 866 işçi, 2009 yılında en az 1171 işçi, 2010 yılında en az 1454 işçi, 2011 yılında en az 1710 işçi, 2012 yılında en az 878 işçi, 2013 yılında en az 1235 işçi, 2014 yılında en az 1886 işçi, 2015 yılında en az 1730 işçi, 2016 yılında en az 1970 işçi, 2017 yılında en az 2006 işçi, 2018 yılında en az 1923 işçi, 2019 yılında en az 1736 işçi, 2020 yılında en az 2427 işçi, 2021 yılında en az 2170 işçi, 2022 yılında en az 1843 işçi ve 2023 yılında en az 1932 işçi iş cinayetlerinde hayatını kaybettti.
2023 Yılında En Az 1932 İş Cinayeti Yüzde 66’sını ulusal basından; yüzde 34’ünü ise işçilerin mesai arkadaşları, aileleri, iş güvenliği uzmanları, işyeri hekimleri, sendikalar ve yerel basından öğrenilen bilgilere dayanarak tespit edilebilen 2023 yılında en az 1932, her gün “en az” 5 işçi iş cinayetlerinde hayatını kaybetti. Raporda 3 Kasım 2002 tarihinden bugüne 21 yılda iş cinayetlerinde en az 32 bin 478 işçi hayatını kaybettiği belirtildi.
Ocak ayında en az 115 işçi, Şubat ayında en az 261 işçi, Mart ayında en az 130 işçi, Nisan ayında en az 123 işçi, Mayıs ayında en az 147 işçi, Haziran ayında en az 160 işçi, Temmuz ayında en az 184 işçi, Ağustos ayında en az 206 işçi, Eylül ayında en az 154 işçi, Ekim ayında en az 151 işçi, Kasım ayında en az 145 işçi ve Aralık ayında en az 156 işçi iş cinayetlerinde hayatını kaybetti.
İş cinayetlerinin yüksek olduğu iki döneme dikkat çekildi.
• 6 Şubat depremlerinde çalışırken ya da iş dolayısıyla bölgede bulunan en az 158 işçinin ölümünün kayda alındığı Bu yüzden 2023 yılında en fazla işçi ölümü Şubat ayında oldu.
• Bu yıl tarım iş kolunda iş cinayetlerinde artış görüldü. Özellikle Haziran-temmuz-Ağustos aylarında tarım alanlarında çalışmanın artması nedeniyle bu aylarda iş cinayetlerinde artış görülüyor.
2023 yılında iş cinayetlerinin istihdam biçimlerine göre dağılımı şöyle;
1649 ücretli (işçi ve memur) ve 283 kendi nam ve hesabına çalışan (çiftçi ve esnaf) hayatını kaybetti. Yani ölenlerin yüzde 85’sini ücretliler yüzde 15’ini ise kendi nam ve hesabına çalışanlar oluşturuyor.
2023 yılında iş cinayetlerinin işkollarına göre dağılımı şöyle:
İnşaat, Yol işkolunda 389 işçi; Tarım, Orman işkolunda 371 emekçi (194 işçi ve 177 çiftçi); Taşımacılık işkolunda 221 işçi; Konaklama, Eğlence işkolunda 157 işçi; Ticaret, Büro, Eğitim, Sinema işkolunda 116 emekçi; Belediye, Genel İşler işkolunda 100 işçi; Metal işkolunda 97 işçi; Gıda, Şeker işkolunda 58 işçi; Sağlık, Sosyal Hizmetler işkolunda 55 işçi; Madencilik işkolunda 51 işçi; Gemi, Tersane, Deniz, Liman işkolunda 47 işçi; Enerji işkolunda 44 işçi; Petro-Kimya, Lastik işkolunda 39 işçi; Savunma, Güvenlik işkolunda 30 işçi; Tekstil, Deri işkolunda 29 işçi; Çimento, Toprak, Cam işkolunda 28 işçi; Ağaç, Kâğıt işkolunda 24 işçi; Basın, Gazetecilik işkolunda 10 işçi; Banka, Finans, Sigorta işkolunda 3 işçi; İletişim işkolunda 2 işçi; Elimizdeki veriler ışığında çalıştığı işkolunu belirleyemediğimiz 61 işçi hayatını kaybetti.
• İş cinayetlerinin yoğunlaştığı (981 işçi ölümü) üç işkolu bulunuyor. “Güvencesiz çalışma”nın hakim olduğu inşaat, tarım ve taşımacılık. Uzun çalışma saatleri, yoğun çalışma, sigortasız çalışma ve her türlü kuralsızlığın hakim olduğu bu işkollarında sendikal örgütlenme yok gibi ya da zayıf ve belli mesleklerde toplanıyor.
• İnşaatlarda dış cephe iskele, çatı, asansör boşluğu vb. yüksekten düşmeler ölümlerin yarıdan fazlasını oluştururken diğer iki temel neden ise ezilme/göçük ile elektrik çarpmaları.
• Özellikle mevsimlik tarım işçilerinin çalıştıkları bölgelere ya da tarlaya yolculuğu sırasında uygun olmayan ulaşım araçlarının kullanılması, eskiyen traktörler, işçilerin barınma-dinlenme-temizlik alanlarının yetersizliği, kene ısırmaları vb. ölümlerin temel nedenlerini oluşturuyor.
• En çok işçi ölümünün meydana geldiği üçüncü işkolu ise taşımacılık. Yoğun çalışma, mobbing, uzun çalışma saatleri, uygun olmayan yollar ve araçlar, beslenme ve uyku düzensizliği vb. sorunlar iş cinayetlerine davetiye çıkarıyor. Ölümlerin yüzde 75’ini trafik kazaları oluştururken diğer önemli bir neden ise çalışma koşullarına bağlı kalp krizleri.
• Moto kurye ölümleri de bu nedenlerden dolayı ölümlerin arttığı bir meslek olarak bu yıl da öne çıkıyor. 2023 yılında en az 68 moto kurye iş cinayetlerinde hayatını kaybetti. Moto kurye ölümlerine taşımacılık değil ana işverenden dolayı konaklama işkolunda yer veriliyor.
• Gıda işkolu 58 işçi ölümü ile en çok iş cinayetinin meydana geldiği sekizinci işkolu olsa da ölümlerde geçen yıla göre oransal olarak büyük bir artış söz konusu. Tavuk, makarna, un, gazoz, süt, yem, su, cips, yağ, fırın ve devlet işletmelerinde yüksekten düşme, araç altında kalma, silo patlaması ya da siloya düşme, servis kazaları nedenlerle işçiler hayatlarını kaybettiler.
• Yine 28 ölüm olan Çimento, Toprak, Cam işkolunda iş cinayetlerinde oransal bir artış göze çarpıyor. Ölüm nedeni olarak özellikle ezilmeler ve trafik kazaları öne çıkıyor.
• Gemi, Tersane, Deniz, Liman işkolunda meydana gelen 47 işçi ölümünün çoğu da deniz/gemi işçileri. Bu ölümlerinde genellikle açık denizde meydana geldiğini belirtelim. Fırtınalı havada çalıştırma, aşırı-yoğun-fazla çalıştırma ve gemilerin bakımlarının ve denetimlerinin yapılmaması/aksatılması başlıca ölüm nedenleri.
• İş cinayetlerinde 5 maden mühendisi, 4 makine mühendisi, 3 gemi makine mühendisi, 2 kimya mühendisi, 2 uçuş mühendisi, 1 harita mühendisi, 1 metalurji ve malzeme mühendisi, 1 su ürünleri yüksek mühendisi, 1 mimar ve 1 iş güvenliği uzmanı da hayatını kaybetti.
Mühendislerin iş cinayetlerinde hayatını kaybetmesi son yıllarda gittikçe artıyor. Özellikle genç mühendisler işyerlerinde alınmayan önlemler nedeniyle hayatını kaybediyor. Yaşanan iş cinayetleri sonrası asıl yargılanması gereken, asıl suçlu olan patronların yerine mühendislerin cezalandırılması ya da gözaltına alınması da rutin haline geldi. Ancak geçtiğimiz günlerde Cengiz İnşaata ait Siirt Eti Bakır madeninde hayatını kaybeden iki genç maden mühendisi, bilirkişiler tarafından hazırlanan raporda asli kusurlu olarak suçlandı.
2023 yılında iş cinayetlerinin sektörlere göre dağılımı şöyle:
Sanayi sektöründe 634 işçi, Hizmet sektöründe 534 işçi, İnşaat sektöründe 393 işçi ve Tarım sektöründe 371 işçi hayatını kaybetti… (Taşımacılık işkolundaki 221 iş cinayetinin 163’ünü sanayi ve 58’ini hizmet; işkolunu bilmediğimiz 61 iş cinayetinin 54’ünü sanayi, 4’ünü inşaat ve 3’ünü hizmet sektörüne dağıttık)
• Sanayi işkollarındaki ölümler ilk iki sırada olmasa da sanayinin çok farklı işkollarında (maden, metal, enerji, tekstil, kimya, gıda, tersane, çimento, ağaç, sanayi taşımacılığı vd.) olduğu gerçeğinin altını çizmek gerekiyor. Aslında bu işkollarının toplamını aldığımızda “sektörel olarak en fazla ölüm sanayide” meydana geliyor.
• Benzer bir durum farklı işkollarına yayılan (konaklama, sağlık, ticaret/büro/eğitim, belediye/genel işler, basın, banka, iletişim, hizmet taşımacılığı) hizmet sektörü içinde geçerlidir.
• Sanayi ve hizmet sektöründe sendikasızlaştırmanın sonuçlarının ortaya çıktığı ve genç işçi ölümlerinin yoğunlaştığını görülüyor.
2023 yılında iş cinayetlerinin nedenlerine göre dağılımı şöyle:
Trafik, Servis Kazası nedeniyle 444 işçi; Ezilme, Göçük nedeniyle 291 işçi; Yüksekten Düşme nedeniyle 259 işçi; Kalp Krizi, Beyin Kanaması nedeniyle 218 işçi; Deprem nedeniyle 158 işçi; Elektrik Çarpması nedeniyle 105 işçi; Şiddet nedeniyle 85 işçi; Patlama, Yanma nedeniyle 80 işçi; Zehirlenme, Boğulma nedeniyle 64 işçi; İntihar nedeniyle 64 işçi; Nesne Çarpması, Düşmesi nedeniyle 35 işçi; Kesilme, Kopma nedeniyle 17 işçi; Diğer nedenlerden dolayı 112 işçi hayatını kaybetti. .
Raporda iş kollarına ilişkin iş cinayetlerinin nedenlerine de yer verildi.
• İş cinayetlerinin bir numaralı nedeni trafik, servis kazaları. Ancak bu ölümler iş cinayeti olarak değil trafik kazası olarak görülüyor. Oysa tır, kamyon, otobüs, servis minibüsü, taksi şoförleri, moto kuryeler uzun çalışma saatlerinde ve neredeyse dönüşümsüz çalışmaktalar. Diğer yandan araçların yeterli bakımı yapılmıyor ve eski araçlar kullanılıyor, yol aydınlatması veya düzenlemelerinde sorunlar var, iş yetiştirme baskısı cabası vb. Şoför ölümleri bir iş cinayetidir, yine servislerde birçok işçi iş cinayetlerinde hayatını kaybetmektedir. Ayrıca trafik kazaları birçok yurttaşında ölümüne ve yaralanmasına neden olduğu için bir halk sağlığı sorunudur.
• Sanayi işkollarında iş cinayetlerinin oransal olarak artışı ile birlikte ezilme, patlama, yanma, elektrik çarpması, zehirlenme vb. ölüm nedenlerinde de gözle görülür bir yaygınlaşma mevcut. Bu noktada İstanbul, Kocaeli, İzmir, Manisa, Bursa, Ankara, Tekirdağ, Sakarya, Gaziantep, Samsun, Konya, Adana, Denizli, Samsun gibi şehirlerde endüstriyel kazalar olarak adlandırılan iş cinayetleri öne çıkıyor.
• Sağlık ve eğitim emekçilerine yönelik işyerlerinde yaygın bir şiddet yaşanıyor. Bu noktada yapılan eylemlerde çalışma koşullarının iyileştirilmesi ve gerekli önlemlerin alınması talepleri öne çıkıyor. Ancak yaygın şiddet sadece bu iki işkolunda sınırlı değil, hizmet sektörünün farklı alanlarında (eğlence, belediye, taşımacılık, büro, özel güvenlik, basın vd.) ortaklaşan bir sorun.
• Ekonomik kriz, mobbing ve fazla çalışmaya bağlı işçi intiharları devam etmektedir. Özellikle geçinemeyen işçilerin banka ve tefecilerden aldıkları borçları geri ödeyememeleri sonucu yapılan baskılar bu intiharların önemli bir nedeni. Yine genç işçi, işsizlerin güvencesizleştirme kıskacında geleceksizleştirilmeleri intiharların diğer önemli nedeni.
• Aşırı-yoğun-fazla-sağlıksız çalışmaya, beslenme-barınma-yaşam koşullarına bağlı kalp krizi ve beyin kanaması gibi ani işyeri ölümleri de (ilk yardımlarında yetersizliğini vurgulayalım) artarak sürüyor. Bu ölümler taşımacılık, tarım, büro, eğitim, belediye gibi işkollarından tüm işkollarına yaygınlaşırken yaş ortalaması da giderek düşüyor.
2023 Yılına Damga Vuran Ölüm Nedeni: Sıcakta ve Rüzgarlı/fırtınalı Havada Çalış(tır)ma
Dünya çapında bu yaz sıcaklık rekorları kırıldı. Televizyondan devlet yetkilileri “işiniz yoksa öğle saatlerinde dışarı çıkmayın, bol sıvı alın, güneşte kalmayın” uyarıları yapmak dışında bir önlem almadı. İşçiler tarlalarda, yollarda, inşaatlarda, elektrik direklerinde, tersanelerde, bürolarda… 40-50 derece hissedilen sıcaklıklarda çalışmaya devam ettiler. İzmir’de kadın PTT işçisi arkadaşımız Berran Özen Kırmızıgül öğle sıcağında dağıtım yaparken beyin kanaması geçirerek hayatını kaybetti. Osmaniye’de enerji işçisi arkadaşımız Erdem Ezgi çalışırken kalp krizi geçirdi. Sıcakta çalıştırmanın işçilerin ölümüne neden olmasının diğer yönü de özellikle tarım işçilerinin serinlemek için girdikleri gölet ve kanallarda boğularak hayatlarını kaybetmeleri oldu. Yine kapalı ortamlarda ve kalabalık bir biçimde çalışmak da sorunun başka bir yönü tabii ki..
Sonbahar ve kış aylarında ise meteoroloji uzmanları belli günlerde yoğun yağış ve fırtına olacağı (meteorolojik uyarı), dışarı gerekmedikçe çıkılmaması ve önlem alınması gerektiği uyarılarında bulundu. Ancak Covid-19 salgınında veya aşırı sıcak havalarda olduğu gibi ‘çalışmak zorunda olan’ milyonlarca işçiyle ilgili bir önlem alınmadı. İnşaat-yol-belediye işçileri, moto kuryeler, sayaç okuma işçileri, kargo çalışanları başta olmak üzere binlerce işçi bina üzerinde, kule vinçlerde, sokakta, motosiklet üzerinde çalışmak zorunda kaldı. Rüzgâr nedeniyle düşen inşaat işçisi (Orhan Çağlıbaygil) ve belediye işçisi (Tayfun Başlı) ile üzerine aydınlatma direği devrilen bir moto kurye (Muhammed Ela) hayatını kaybetti. Keza fırtınalı havaya rağmen sefere çıkarılan Kafkametler gemisinin batması sonucu 12 gemi işçisi arkadaşımızı Cemal Turan, Hıfzı Tarhan, Berke Çamurtaş, Veli Özel, Göksel Özel, Tamer Özer, İsmail Kaptan, Satılmış Uslu, Mustafa Nacar, Cüneyt Aygen, Ömer Hebip ve Metin Usta yaşamını yitirdi.
Deprem Ve İş Cinayetleri
6 Şubat 2023’te saat 04.17’de Pazarcık’ta 7,7 ve saat 13.24’te Elbistan’da 7,6 büyüklüğünde on bir şehrimizi (Kahramanmaraş, Hatay, Adıyaman, Gaziantep, Malatya, Diyarbakır, Adana, Osmaniye, Şanlıurfa, Kilis ve Elazığ) etkileyen iki deprem meydana geldi. Devamında da artçı depremler azalarak da olsa hala devam ediyor. Şu ana kadar resmi verilere göre elli binin üzerinde kişi hayatını kaybetti, yüzbinlerce kişi yaralandı ve yüzlerce kayıp insanımız var.
Bu noktada depremde ölenlerden kimlerin iş cinayeti kapsamına girdiğini belirtmek gerekir. Deprem esnasında işyerinde ya da patronun talimatıyla bölgede olan (geçici görevlendirme, seminer vb. faaliyetler nedeniyle) bütün işçilerin ölümü iş cinayeti (resmi terimle iş kazası) kapsamına girer. Yine bazı hastanelerin veya belli bölümlerinin yıkıldığını biliyoruz. Ayrıca yıkılan otel, lokanta, oto tamir, belediye, genel işler vb. işyerleri var. Buralarda gece vardiyasında çalışırken hayatını kaybeden tüm işçiler de yine bölgedeki otellerde eğitim seminerleri ve geçici görevlendirme ile kalırken hayatını kaybeden işçi arkadaşlarımız da iş cinayetleri kapsamındadır.
Öncelikle belirtmemiz gerekiyor. Depremde birçok işçi arkadaşımız (evde veya iş cinayeti kapsamında) hayatını kaybetti. Kalanlar yakınlarını kaybetti, evleri yıkıldı ve bu sürecin tüm psikolojik yüküyle karşı karşıyalar. Diğer yandan da geleceksizlik, güvencesizlik… içinde bir hayat sürdürülmeye çalışılıyor. Bunlara ilaveten depremi takip eden günlerde “işe gelmeyen işçilerin işten çıkarılması”, “depremde hasar alan işyerlerinde üretime devam edilmesi”, “çalışma baskısı” gibi birçok uygulama ile de karşılaştık.
Tespit edebildiğimiz kadarıyla çoğunluğu hastanelerin ve otellerin çökmesi nedeniyle 158 işçi deprem esnasında hayatını kaybetmiştir. Ancak deprem o kadar yıkıcıydı ki devlet dışında hiçbir kurumun araştırmaları ile ölen işçilerin gerçek sayısının öğrenilebilmesi mümkün değildir. Bu yüzden emekten yana olan milletvekillerinin TBMM’de konu ile ilgili önerge vermesi (bir ihtimal cevap verilirse) önemlidir.
GENEL
08 Ekim 2024AVRUPA
08 Ekim 2024AVRUPA
08 Ekim 2024SPOR GALERİ
08 Ekim 2024AVRUPA
08 Ekim 2024GÜNDEM
08 Ekim 2024AVRUPA
08 Ekim 2024