1.Eylül.2023 20:23, I Güncelleme:2 Eylül 2023 14:04
Sevgili okurlarım merhaba,
bu yazı daha önce yazdığım sana ulaşabilir miyim adlı yazımın devamı …
Bir önceki yazımda ebeveynlerin korumacı tavırlarının çocuklar üzerinde ki etkisini işlemiştik. Evet maalesef durum böyle. Peki nesilden nesile miras olarak korku mu bırakacağız çocuklarımıza? Yeniliklere açık bir nesil yetiştirmek varken. Bu algı değişebilir mi? Köklü yenilikler yapılabilir mi? Pekala yapılabilir . Değişim ilk olarak insan zihninde başlar. Bir insan bir aileyi, bir aile bir toplumu ,bir toplum tüm insanlığı değiştirebilir. Tabi ki hayata olumlu bakıp ,yenilikçi fikirler üretmek tek başına bir şey ifade etmeyebilir. Lakin akla ve bilime yatkın aynı zamanda hayatta işimize yarayacak , hem maliyet olarak, hem yeterli iş gücü donanımına sahipse bir proje neden desteklenmesin. Şuan herkeste ne olacağım korkusu hakim . Kime sorsak durumundan şikayetçi. Sorunlar anlatılınca azalmıyor. Aksine insan daha çok dert sahibi oluyor. Karşı tarafın vereceği tepkilerin insafına kalıyor durum.
Peki çözüm nedir?
Öncelikle herkes kendini sorgulayıp hatalarından ders çıkarmalı. İkinci olarak kendini tanımak için bazı sorular sormalı;
iyi olan yanlarım neler,
kötü olan yanlarım neler diye? Bulunduğum şehrin avantajları ve dezavantajları neler? Kendimi nasıl geliştirebilirim? Sorularına cevap aramalı insan.
Güneş her gün doğuyorsa bize de her gün 24 saat veriliyor demektir. Nasıl degerlendireceğimiz bizim elimizde. İstersek hep aynı arkadaşlarla aynı mekanda aynı kısır döngü de sorunları konuşup dertleşiriz, istersek te yeni iş fırsatları kovalayıp yeni insanlarla tanışırız.
Şunu unutmayalım ki taşa ne kadar su verirsek verelim, çiçek açmayacaktır. O halde yeni çözüm yolları denemenin tam zamanı.
Bir sonraki yazı da görüşmek dileğiyle.
Sevgiyle kalın…
GENEL
09 Eylül 2024AVRUPA
09 Eylül 2024AVRUPA
09 Eylül 2024SPOR GALERİ
09 Eylül 2024AVRUPA
09 Eylül 2024GÜNDEM
09 Eylül 2024AVRUPA
09 Eylül 2024
Yazının konusu süper devamını bekleriz.