16.Haziran.2023 19:57, I Güncelleme:6 Ağustos 2023 19:45
Sevgili okurlarım, bu gün günlük hayatın içinden hepimizin yaşadığı olaylara atfen bu yazıyla sizlerin huzurundayım. Tüm gün türlü türlü olaylarla mücadele edip gün sonunda ise bitap düşüyoruz. Ne içinde olabiliyoruz zamanın nede dışında kalabiliyoruz. Güzel olanı elde etmek için hayatı kaçıyoruz olabilir miyiz ? Kaliteli bir yaşamımız var mı? Zamanımızı verimli yönetip yeniliklere açık olup kendimizi geliştirebiliriz. Aslında bu çokta zor değil. Sunacağımız tüm bahaneler sadece zihnimizin olmaza şartlanmasından kaynaklanıyor. Kendimize öyle engeller koyuyoruz ki gün sonunda aynı çemberin için defalarca döndüğümüzü farkına varıyoruz. Aynı sebepler aynı sonuçları doğurur. Bizler yanlış yol izleyip doğru kapıları açmaya çalışıyoruz. Olmayınca da ya felek suçlu yada biz şansız ki tüm kötülükler bizi buluyor . Kurban psikolojisine mahkum ediyoruz hayatı. Önemli olan haklı olmak değil , mutlu olabilmek.
Empati yaparak karşı tarafın gözünden bakabilmeli hayata. Birine hakaret ettiğimiz de yada suç atıp iftira ettiğimiz de elimize hiçbir şey geçmiyor. Bir başkasının mutsuzluğu üzerinden mutlu olmayı beklemek ve buna inanmak ne kadar acı… Tüm yaratılanların aksine insanoğlu donanımsız ve bakıma muhtaç gelir dünya ya hayata gözlerini açtığı ilk anda anne bakımına sonra ki süreçlerde doktor bakımına ihtiyaç duyar. Ve bu süreç böyle devam eder gider. Mal edinme hırsıyla her şeye tek başına sahip olmak istese de her zaman insanların yardımına ve iş birliğine muhtaçtır. İnsan yorulduğunda bir kahve kokusu eşliğinde edilen dost meclisinde yüreğini dinlendirmek ister. Hayat sevdiklerimizle paylaşınca
daha güzel ve anlamlı. Sevgiyle kalın…
EKONOMİ
3 saat önceBİLİM & TEKNOLOJİ
3 saat önceGENEL
12 saat önceDOĞA
13 saat önceGENEL
13 saat önceEKONOMİ
13 saat önceYAŞAM
13 saat önce