29.Mayıs.2023 23:11, I Güncelleme:6 Ağustos 2023 19:45
Millet İttifakı’nın Cumhurbaşkanı Yardımcısı Adayı olan İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, İstanbul’un Fethi töreninde seçim sonuçlarını değerlendirdi.
İmamoğlu değişim isteyerek, “Bu ülkedeki değişim iradesini sil baştan inşa etmek zorundayız. Mücadele kararlılığına sahip olduğumuz konusunda hiç kimsenin kuşkusu olmasın” dedi.
İmamoğlu’nun konuşmasından satır başları şöyle:
Müthiş bir gençlik görüyorum burada. Girdiğimiz yeni devrin ilk günündeyiz. Bir kutuplaşma ile yüz yüze olmamıza rağmen barış içerisinde hep birlikte yaşayabileceğimize inanıyoruz.
Bu kadim şehir 16 milyon İstanbullunun 86 milyon insanımıza zimmetlenmiştir. İstanbul Türkiye’dir unutmayın. Dün bir seçim gerçekleştirdik. Hepimize hayırlı olsun. Seçim öncesinde söylediği her bir sözü inanarak söylemiş biri olarak ülkem adına bu sonuçlardan dolayı düşünceli ve kaygılıyım.
Bundan sonra yaşayabileceğimiz kaynağı olabileceği için demokrasi arayışımıza devam edeceğiz, devam edeceğim. Cumhuriyet nedir biliyor musunuz? Yöneticilerin haddini bildiği ve size hesap verdiği yönetim anlayışıdır.
Bazı sözcüler seçmenleri terörist ilan etmiştir. Bunlar hepimizi çok üzmüştür. Vatandaşlarımızın arasında nifak sokulmaya çalışılmıştır. Dün kutlamalar esnasında bu duygulara kapılan vatandaşlarımız arasında Ordu’da bir güzel evladımızı kaybetmiştir.
“SONUCU BÖYLE BEKLEMİYORDUK”
28 Mayıs seçimlerinin sonucunu böyle beklemiyorduk. Mücadele kararlılığına sahip olduğumuz konusunda hiçbir vatandaşımızın kuşkusu olmasın. Bu ülkede değişimin gerçekleşmesi adına çabalarınız, sandıklarda bütün parti görevlilerine şükranlarımı sunuyorum.
Sizler bu bedelleri alarak unutulmaz bir demokrasi mücadelesi verdiğinizi görüyorum. İşte bu yolda hep umutla hep neşeyle ve cesaretle yürümeye devam edeceğiz. Her zaman doğru olduğuna inandığımız için çıktığımız bu yolda bir tane bile geri adım atmadan yürümeye devam edeceğiz.
Keşke bugün her şey farklı olsaydı. Mutluluk yolda olmak yol almakla ilgiliyse o menzile erişmek için daha hızlı koşacağım.
Ben geçmişi temsil etmiyorum. ‘Öğrenilmiş çaresizlikler’ …Klişe benzetmeler,,, hükmü çoktan ortadan kalkmış yargılar, bizim düşünce dünyamızda toz zerresi dahi olamaz.
Ben geçmişin anlamsız alışkanlıklarını rehber edinmiyorum. Biz, o dünyaları artık değiştirmek istiyoruz.
Biz geleceği temsil ediyoruz. Çocuklarımızla, gençlerimizle, kadın ve erkeklerimizle, geleceğin neferleriyiz. Birisi hala İstanbul’un iradesine saygı duymayabilir. Birisi, bugün bile Türkiye’yi değil de İstanbul’u yanında arıyor olabilir. Hayal kurmasının bir mahsuru yok.
“UYDURUK YARGI KARARLARIN İSTANBUL’U TESLİM ALAMAZ”
Dün, dün de kaldı cancağzım. Yeni şeyleri biz söylüyoruz. Ne sen, ne de uydurma yargı kararları, İstanbul’u zorla teslim alamayacak. Çünkü biz İstanbul’u fethetmedik, biz gönülleri fethettik gönülleri….
İstanbul’da Sevgi kazanacak dedik. Kazandı. İstanbul’da, Birlik-beraberlik kazanacak dedik, kazandı. Kazanmaya devam edeceğiz.
Evet, ülkemiz ve demokrasimiz adına çok üzgünüm. Ama asla karamsar değilim. Asla vazgeçmeyeceğim.
Bugün itibariyle kalbimden inanıyorum ki, yürümekte olduğumuz bu doğru ve haklı yolda artık herkes, “bu sürecin en çalışkan neferi olmayı” kendisine görev edinecek.
Biliyorum ki, birbirimize verdiğimiz güç ve güzel enerjiyle, mutlaka başaracağız…Bu güzel ülke mutlaka, özgür, adil, müreffeh ve demokratik bir ülke olacak.
“KİMSE KENDİNİ UMUTSUZ HİSSETMESİN”
Kimse kendini umutsuz hissetmesin. Biz Fatih Sultan Mehmet’in kalpleri fethetmeyi bilen vizyonundan ve Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün mücadele geleneğinden geliyoruz. En zor şart altında millet sevgisiyle mücadeleye yeniden başlarız. Biz bu kadim şehirde 2019 seçimleriyle iktidara geldikten sonra, kavgacı olmadan karşıt görüşte olmanın değerini gördük. İlkelerden taviz vermeden uzlaşabilmenin mümkün olabildiğini gördük. Birbirimizi dinlemeye istekli olduktan sonra, insanların içindeki kötülüğün yerini iyiliğe bırakabileceğini gördük.
Ben burada, Anadolu ve Trakya coğrafyasının; kuzeyin, güneyin, doğunun ve batının bir araya geldiği bu güzel İstanbul’da Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının özündeki iyiliği, hoşgörüyü ve nezaketi gördüm. Ve milletimizin bu özellikleri sayesinde daha umut dolu bir Türkiye inşa edebileceğimize inandım. Ve bu nedenledir ki, değişim isteyen milyonların en umutsuz hissettiği bugün ve bu zamanda , karşınızda “hayır” diyorum, hayır.
Bizler, milyonlarca insan, hayallerimize ulaşabiliriz. Ülkemizin kurucularının dehası, rengi, kültürü, inancı ne olursa olsun herkesin bir arada huzurlu ve onurlu bir şekilde yaşayabileceği bir sistemi tasarlamalarındaydı. Cesur olmalıyız. Çünkü bu şehrin ve bu ülkenin insanları nice umutsuz zamanlarda defalarca ayağa kalkmayı bildi. Bu milletin değişim iradesi daha önce de defalarca denendi ve başarıya ulaştı. Her seferinde yeni bir nesil doğdu ve yapılması gerekeni yaptı. Bugün bir kere daha bu topraklarda değişim isteyen seslere cevap vermeye ihtiyaç var.
Hem Fatih Sultan Mehmet’ten hem de aziz Atatürk’ten öğrendiğimiz şu ki: Koşullar ne kadar zor olsa da, bazı şeyler ne kadar imkansız görünse de ülkesini seven insanlar değişimi başarabilir. Bugün önümüzdeki güçlüklerin neler olduğunu hepimiz biliyoruz: Sonu gelmeyen bir otoriterleşme, tehlikeli bir kamplaşma…
“DEĞİŞİM İÇİN HERKESİN KALPLERİNİ FETHETMELİYİZ”
Ortak geleceğimizi tehdit eden ekonomik çöküntü… Ülkeyi büyük bir borç batağına sürüklenmesi. Pek çok çocuğun bir şey öğrenemediği yetersiz bir eğitim sistemi… Bütün güçleriyle çalışmalarına rağmen iki yakasını bir araya zor getiren aileler… Mezun olduktan sonra uzun yıllar işsizliğe mahkum edilen gençler… Ortak yaşam konusunda ulusal imkanlarımızı zorlayan milyonlarca sığınmacı… Kanal İstanbul gibi şehirlerimizi betonlaştıran projeler… Tüm bu güçlükleri çok iyi biliyoruz.
Bu güçlüklere çözüm üretmeyi de iyi biliyoruz. Ama hep birlikte bu kötü gidişe nokta koyan nesil olabiliriz. Bunların hepsini yapabileceğimize inanmayanlar olabileceğini biliyorum. Bu insanların şüphelerini çok iyi anlıyorum. Sadece kendi kendimize bu değişim olmaz. Bölünmüş haldeyken başarısızlığa mahkum oluruz. Değişim için herkesin kalplerini fethetmeliyiz.
Bu ülke insanlarının ağırlıklı çoğunluğunun rızasını sağlamalıyız. Hiç bir endişe veya şüpheye yer bırakmayacak bir değişim ve irade iklimi yaratmalıyız. Bugün burada da amacımız bu. Bu yüzden sizlerle konuşmak istedim. Gelecek güzel günler uğrunda mücadeleye devam etmek için sizlerle sözleşmek istedim. Daha adil bir hayat ve daha eşit fırsatlar için artık değişim isteyenler kazansın istiyorum.
Her çocuk için daha iyi okullar, daha iyi hayat koşulları ve daha iyi sağlık imkanları sağlanması için artık değişim isteyenler kazansın istiyorum. Aramıza sokulmak istenen nifakı sonlandırmak ve ulusal birliğimizi mükemmel hale getirerek daha güçlü bir Türkiye inşa etmek için değişim isteyen milyonlar kazansın istiyorum.
“UMUT ATEŞLERİNİ YAKABİLİRİZ”
Bugünden başlayarak yapılması gerekeni birlikte yapalım ve bu dünyaya ilham kaynağı olacak bir demokrasi ve özgürlük adasını hep birlikte inşa edelim. Bugün burada, hep birlikte söz verelim… Bütün bu zorlukları aşabiliriz. Aşacağız. Ülkemizin dört bir köşesinde, ovasında, yaylasında, dağında, kumsalında, umut ateşlerini yakabiliriz. Yakacağız. Hatalarımızdan, eksikliklerimizden ders çıkarabiliriz.
Çıkaracağız. Sırt sırta verirsek ve inanırsak, en imkansız görünenlerin bile imkansız olmadığını gösterebiliriz. Göstereceğiz. Bütün bu aşamaları hep birlikte bu ülkenin değişim isteyen milyonlarıyla birlikte yapacağız. Bu inanç, bu irade ve bu umutla, hepinizi saygıyla selamlıyorum.”
GENEL
2 saat önceGENEL
4 saat önceEKONOMİ
17 saat önceBİLİM & TEKNOLOJİ
17 saat önceGENEL
1 gün önceDOĞA
1 gün önceGENEL
1 gün önce