Yayınlama:26.01.2023 14:08,
Güncelleme:15 Şubat 2023 23:10
Yaşadığımız yangınlar, sel felaketleri, yoksulluk, işsizlik, kadın cinayetleri, çocuk istismarları, işsizlikten intihar edenler, uyuşturucudan ölen gençlerimiz…
Bunlar kaderimiz değil emperyalizm ve onun işbirlikçi iktidarının biz yoksul halka reva gördüğü hayatlar. Buna son verecek olan yine biz yoksullar olacaktır.
AKP iktidarı halka verdiği zararlar ile katliam politikalarıyla var olan iktidarını sürdürmeye çalışıyor. Katil AKP iktidarına dur diyecek olan emperyalizmin sömürü politikasına dur diyecek olan bizleriz.
Yangınlarda yok olan ormanlarımız doğmamış çocuklarımızın geleceğidir. Sel felaketlerinden yok olan evlerimiz bizim çalınan emeğimizdir. Rant uğruna çalınan bizim hayatlarımızdır.
Yoksulluk ile bizleri terbiye etmeye çalışan emperyalizm ve onun işbirlikçi katil iktidarı AKP yoksul halkı daha çok açlığa mahkum ederek zapturapt altına almaya ve yaşanılan yoksulluğa şükür ettirerek kadermiş gibi milyonlarca halkı din adı altında kaderci olmaya ve bu hallerine şükür ettirmeye din ile uyutmaya, bu politikaya inanmayanlara ise dinsizlik ile suçlamaya halkı birbirine düşünmeye çalışan var olan ahlaksız sistemini yoksul halka zor ile dayatan bu sisteme artık dur dememin vaktidir.
İşsizlikten intihar eden gençlerimiz, çocuğuna ekmek götüremediği için intihar eden babalarımız, bir eline aş bir eline iş diyerek intihar eden yoksul halkımızın yaşadığı kader olamaz. AKP halka yaşam hakkı tanımayan ölüme mahkûm eden kendinden olmayanı ya terörist ya dinsiz ya da Vatan haini ilan ederek, öğrencisini, öğretmenini, akademisyenini, doktorunu, avukatını, yaşlısını, gencini tutuklayarak yaşam hakkını elinden alan AKP iktidarı bununla’ da yetinmiyor.
Cemaatler ile kuran kurslarında, camilerde, vakıflarda erkek çocuklara “peygamber donu” giydirilerek tecavüz eden sözde din görevlileri daha çocuk yaşta onurlarını kırarak yaşam hakkını ellerinden aldıkları çocuklarımızın bu ahlaksıza dayanamayıp intihar eden, ya da aileleri ile bu durumu paylaşan çocuklarımızın ailelerine para teklif ederek bu pisliği örtbas ettiren yine AKP’nin din adamlarıdır. Her fırsattı halka zulüm işkence olarak yaşatan AKP iktidarı bir Mafya bir çete Örgütüdür.
Uyuşturucu Kullanımı ve Ticaretti: AKP iktidarında fuhuş, hırsızlık, vatan hainliği AKP iktidarındadır.1304 kg kokain ile Brezilya’da 2021.08.04 tarihinde yakalanan başbakanlık uçağı AKP’nin bir uyuşturucu mafyası olduğunun ispatı ve gün gibi ortadadır. AKP, 20 yıldır iktidarda olduğu bu süreçte uyuşturucudan ölen insan sayısı 2007’den bu yana 2 bin 148 kişi uyuşturucu madde kullanımı nedeniyle öldü. Bunlar kayıtlı olan sayı ve kayıt dışı ölümler basına yansımıyor.
Türkiye uyuşturucu kullanım ve ölümler sıralamasında dünyada birinci sırada, uyuşturucu satma ve trafiğini sağlama sıralamasında dünyada yine birinci sırada…
Kadın cinayetleri: Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu (KCDP) verilerine göre 2008’de 80, 2009’da 109, 2010’da 180, 2011’de 121, 2012’de 210, 2013’te 237, 2014’te 294, 2015’te 303, 2016’da 328, 2017’de 409, 2018’de 440, 2019’da 474 olmak üzere 2008-2019 yılları arasında toplam 3.185 kadın öldürülmüştür.
İşsizlikten İntiharlar: Türkiye’de 2002-2019 yılları arasında geçim sıkıntısı nedeniyle 5 bin 806 kişi intihar etti.
Tutuklu Avukatlar: 2019 yılı Nisan ayı itibariyle Türkiye’de yargılanan avukat sayısı 1546. Bunlar arasından 274’ü terör örgütü üyeliği iddia edilerek hüküm giymiş durumunda. 598’iyse duruşma öncesinde farklı süreler boyunca gözaltında tutuldu.
Tutuklu Öğrenci: Adalet Bakanlığı, 2016 sonunda cezaevlerindeki tutuklu ve hükümlü öğrenci sayısının 69 bin 301 olduğunu açıkladı.
2019 yılı verilerine göre 11 bin 157 gazeteci iş bulamıyor. 2003-2018 arasında 12 bin gazeteci yargılandı. Tutuklu gazeteci sayısı ise 91… Sadece 2019’da 59 gazeteciye 200 yıl ceza verildi.
Tüm bu adaletsizlikler, katliamlar AKP hükümetinin iktidarda olduğu bugüne kadar on kat artmış durumda.
Halkımızın yaşadığı bunca acıya son verecek olan örgütlü yaşam ve devrim iddiamız olacaktır.
Halkımız yaşadığımız bunca zulüm kaderimiz değil emperyalizm ve onun işbirlikçi iktidarlarının bize dayattığı yaşamdır. Bunu kabul etmeyecek, biat etmeyecek, yola gelmeyeceğiz. Faşizmi kendi bataklığında boğacak, eşit özgür bir dünya kurma hedefinden bir milim sapmadan iktidar hedefine ulaşıncaya kadar mücadelemizden vazgeçmeyeceğiz.
